Twitter
Instagram
Youtube
Milli Ekonomi Modeli

Sosyal Medya

Sıkça Sorulan Sorular

Milli Ekonomi Modeli (MEM), adil gelir dağılımı, sürdürülebilir büyüme ve tam istihdamı esas alan, insan odaklı bir ekonomik sistemdir. Geliştirilen bu model, mevcut kriz döngülerine karşı bir çözüm olarak ortaya konmuştur.
MEM'in kurucusu Prof. Dr. Haydar Baş, modeli tanımlarken şu ifadeleri kullanır: "Milli Ekonomi Modeli, insanın sınırlı ihtiyaçlarının sınırsız kaynaklardan karşılanması ilmi ve ülkelerin gerektiğinde her türlü mal ve hizmeti üretebilme gücüne sahip olması, iç ve dış harcamalarının borçlanmadan temin edebilmesinin adı ve formülüdür."

Milli Ekonomi Modeli, 2005 yılında Prof. Dr. Haydar Baş tarafından yazılmıştır. 2005 yılında ilk olarak Azerbaycan Bakü Devlet Üniversitesi İktisat Fakültesi yayınları bünyesinde basılan Milli Ekonomi Modeli, aynı yıl Türkiye’de de yayınlanmıştır

2005 yılında Milli Ekonomi Modeli, Prof. Dr. Dünyamalı Veliyev ve Prof. Dr. Rovşen Guliyev tarafından 2005 yılında Azericeye çevrilerek Bakü Devlet Üniversitesi İktisat Fakültesi yayınları arasında çıkmıştır. Eser bugüne  kadar Azerice, Rusça, Almanca, İngilizce ve Farsça dillerine çevrilmiştir.

Milli Ekonomi Modeli, Bağımsız Türkiye Partisi’nin parti programında yer almaktadır.

Prof. Dr. Haydar Baş’ın Milli Ekonomi Modeli’nde tanımladığı “milli para” ve bu para tanımıyla geliştirdiği dış ticaret tezi olan Milli Paralarla Ticaret, küresel finans güçlerinin kağıtlarını boyayarak dünya insanının emek, üretim ve kaynaklarını sömürmesine engel olan yeni bir yaklaşımdır. Ulusal devletlerin ihracat ve ithalatlarında kendi milli paralarını kullanması esasına dayanır ve bu tez Brezilya, Çin, Hindistan ve Güney Afrika ülkeleri tarafından kurulan BRICS birliğinin temelini oluşturmuştur. Rusya ve Çin, özellikle Avrasya bölgesinde ve kendi aralarındaki yaptıkları ticarette Milli Paralarla Ticaret tezini uygulamaktadır.

Milli Ekonomi Modeli’nin dış ticaret tezi olan Milli Paralarla Ticaret;
-              Karşılığı emek ve üretim olan paranın konvertibl olmasını sağlar.
-              Ülkelerin emek ve üretimlerinin karşılığının da konvertibl olmasını sağlar.
-              Yerli kaynakların başka ülkelerde de değerinin korunması için zorunluluktur.

Milli Ekonomi Modeli, “insanın sınırlı ihtiyaçlarının sınırsız kaynaklardan karşılanması ilmi ve ülkelerin gerektiğinde her türlü mal ve hizmeti üretebilme gücüne sahip olması, iç ve dış harcamalarının borçlanmadan temin edebilmesinin adı ve formülü” olarak tanımlanmıştır.

Milli Ekonomi Modeli’ne göre klasik iktisat tanımında mevcut olan “sınırlı kaynaklar, sınırsız ihtiyaçlar” önermesi yanlıştır. Sınırsız olan insanın ihtiyaçları değil, ihtiraslarıdır. İnsanın ihtiyaçlarının sınırlı olmasına ve bu kadar sınırsız kaynak bulunmasına rağmen, dünya nüfusunun büyük bir kısmının açlık çekiyor olması şu ana kadar uygulanan ekonomi modellerinin ve politikalarının inanılmaz yanlışlar içermesinden kaynaklanmaktadır. Gerçek olan şudur ki; insanın yemek, içmek, ısınmak, giyinmek, barınmak vb. çok karmaşık olmayan sınırlı ihtiyaç kalıpları varken; bu ihtiyaçlarını karşılamak için dünya üzerinde yüzlerce, hatta binlerce bilinen ve bilinmeyen kaynak mevcuttur. Sahip olduğumuz bilgi birikimi arttıkça kaynaklardan istifademiz de katlanarak artmaktadır. Tükenmeye başladığı söylenen bir kaynağın yerini, bilgi ve teknolojide sağlanan gelişmeler sayesinde bir başka kaynak almaktadır. Her geçen gün teknolojinin ilerlemesi ile dün bizim için bir şey ifade etmeyen birçok madde artık hayatımızın bir parçası haline gelmiştir. Enerji olarak dün karbon eksenli yakıtları tanıyan dünya bugün hidrojen eksenli yakıtları da kullanmaya başladı. Dün belki de hiçbir değeri olmayan bor madenleri bugün altın kıymetinde. Nükleer enerjiden istifade etmeye başlayalı on yıllar oldu. Bütün bu gerçekler açık bir şekilde ortada olmasına rağmen ekonomi modelleri, şu ana kadar bu doğrulara sırtını dönerek, âfâki görüşlere yer vermiştir.

MEM’de para arzı karşılıksız şekilde artırılmaz. Senyoraj hakkı devletin en temel gelir kalemi olmakla birlikte, piyasaya sürülecek her para bir karşılığa dayanacaktır. Türkiye gibi yer altı kaynakları bakımından zengin bir ülkede, madenler ve doğal kaynaklar ekonomik sisteme kazandırılarak emisyon genişletilecektir. Bunun için, henüz ekonomiye kazandırılmamış madenler için tespit davaları açılacak, bu kaynaklar devlet kontrolüne alınarak üretime dahil edilecek ve milli servet olarak değerlendirilecektir. Böylece, piyasaya sürülen para karşılıksız olmayacak, aksine ülkenin gerçek ekonomik gücüne dayanarak arz edilecektir.
MEM’de para arzı ekonomik büyümeyi destekleyecek şekilde yönetilir. Karşılıksız para basılması söz konusu değildir; yer altı zenginlikleri, doğal kaynaklar ve üretim kapasitesi karşılık gösterilerek emisyon genişletilecektir. Türkiye’de yaşanan enflasyon, talep kaynaklı değil, üretim maliyetleri ve dışa bağımlılıktan kaynaklanan maliyet enflasyonudur. MEM, bu yapıyı değiştirerek ekonomik istikrarı sağlamayı ve kontrollü para arzıyla refahı artırmayı hedeflemektedir. (Daha detaylı ve teknik bilgi için modelin incelenmesi tavsiye edilir.)

Milli Ekonomi Modeli’nde üretimle dolaşımdaki para arasındaki bağıntının ortaya konulduğu, büyüyen ekonomilerde arz fazlasına göre emisyonun ne kadar genişletilmesi gerektiğini ortaya koyan para denklemidir. Dünyada bu formülle ilk defa bir ekonomi modelinde enflasyon ve deflasyona sebep olmayacak para miktarı konusunda bir denklem geliştirilmiş, Milli Ekonomi Modeli’nin paraya yüklediği iki yeni fonksiyon olan emek ve üretimin karşılığı olması ve tahrik unsuru olması fonksiyonları matematiksel olarak ifade edilmiştir.

2006 yılında gerçekleştirilen 2. Uluslarası Milli Ekonomi Modeli kongresine Rusya Bilimler Akademisi’nden ve Asya ülkelerinden resmi katılımlar gerçekleştirilmiş, Milli Ekonomi Modeli hakkında birçok tebliğ sunulmuştur. Bu tarihten sonra gerçekleştirilen uluslararası kongrelere de katılan ve Milli Ekonomi Modeli’nin Rusya’da uygulanmasını destekleyen Rusya Bilimler Akademisi üyeleri Rusya’daki LDP aracılığıyla resmi bir davetle Prof. Dr. Haydar Baş’ı Rusya Parlamentosu’na davet etmişlerdir.

Bu davet üzerine Rus Parlamentosu Duma’da 27 Şubat 2013 tarihinde tarihi bir toplantı gerçekleşmiştir. Duma’da yapılan Milli Ekonomi Modeli konuşması, Rus Meclis Başkan Yardımcısı, parti genel başkanları, vekiller, siyasi danışmanlar, akademisyenler, iş adamları, iktisat öğrencileri, siyasal bilgiler okuyan talebeler ve farklı fakültelerin öğrencilerinden oluşan kalabalık bir grup tarafından takip edilmiştir.

Toplantıda Putin’in danışmanı Prof. Dr. Andrei Korotkoi, Putin adına yaptığı konuşmada, “Putin, bir devletin kalkınması için sosyal adaleti sağlayacak, adil paylaşımı verecek, sosyal hakları sunacak, harcama yapan kesime tüketim imkanı tanıyacak, halka huzur getirecek sistem arayışında. Sayın Putin, Milli Ekonomi Modeli bunların hepsini sağladığı için, ’Biz de Milli Ekonomi Modeli’ni uygulayacağız’ diyor” açıklamasını yapmıştır. Bu konuşma ile Rusya Milli Ekonomi Modeli’ni hayata geçireceğini dünyaya deklare etmiştir. Prof. Dr. Haydar Baş’ın Duma konuşmasından sonra düzenlenen 12. Çin Ulusal Halk Kongresi’nde Çin’in ihracat eksenli ekonomi anlayışından tüketim eksenli ekonomi anlayışına geçiş süreci başlamıştır. Bu tarihten sonra Çin’de de vatandaşlık maaşı, tek çocuk politikasının kaldırılması, fasonculuktan katma değerli üretime geçilmesi gibi birçok Milli Ekonomi Modeli eksenli proje ve yaklaşım uygulanmaya başlanmıştır.

 (İnternet sitemizin "Tebliğler" Bölümünü de inceleyebilirsiniz.) .Milli Ekonomi Modeli bugüne kadar, 9 uluslararası kongreyle dünyanın seçkin iktisatçıları tarafından tartışılmıştır. Öyle ki 2006 Bakü Kongresi’nde Prof. Dr. Valerie Lebedev tarafından, ‘Prof. Dr. Haydar Baş’ın kitabının satır araları metnin kendisinden daha geniştir’ denilerek kitabın satır araları bile tartışılmıştır. Milli Ekonomi Modeli kongrelerine katılan bazı bilim insanlarının tespitleri şu şekildedir:
Prof. Dr. V. Lisichkin, “Bu dünyayı altüst edecek bir manifestodur.”
Prof. Dr. Goulnar Baltanova , ”Bu sıradan bir ekonomik teori değil belki de geleceğin ekonomi felsefesinin parlak bir açıklamasıdır.”
Prof. Dr. Victor Volkonski, “Bu eser sadece Türkiye için değil, tüm iktisat bilimi için ve bütün ülkeler için çok büyük önem taşımaktadır.”
Prof. Dr. Rovshan Guliev, “Bu eser baş aşağı giden ekonomiyi tekrar ayakları üzerine dikmiştir.” Prof. Dr. Xosrov Kerimov, ‘Bütün dünya bu eserin sahibinin tanıyacak ve modelini uygulamak zorunda kalacaktır.”
Prof. Dr. Yuri Gavrilets, “İnsan ihtiyaçları sınırlı, kaynaklar sınırsızdır cümlesi Haydar Baş’ın baş konseptidir. Sosyal adalet mefhumunu köşe başına oturtması çok önemlidir, bu da ancak ve ancak devletin yardımıyla, piyasanın sosyal adalet dengesine oturması ile mümkündür.”
Prof. Dr. Knopflacher, “MEM’deki temel fikirleri baz alacak olursak, bu model benim tanıdığım en mükemmel ve aynı zamanda milli paralar için iyi bir zemin oluşturan, doğa kanunlarına, insan ve toplumun barışına dönük bir modeldir.”
Prof. Dr. F.R. Grabau, “Alternatifi olmayan model veya tek alternatif model.”
Prof. Dr. Irina Hundt, “Sadece ideal değil, reel, uygulanabilir bir model.”
Prof. Dr. Ahad Rahmanzade, “Milli Ekonomi Modeli’nde ortaya konan çözüm önerileri, işsizlik, sürekli büyüme ve adaletli bir gelir dağılımının önündeki engelleri ortadan kaldıracak niteliktedir.”
Uluslararası Milli Ekonomi Modeli ve Sosyal Devlet-Milli Devlet Kongreleri:
- Birinci Milli Ekonomi Modeli Kongresi, 26-27 Kasım 2005, Lütfi Kırdar Kongre Sarayı ve Cevahir Otel Oditoryumu.
- İkinci Milli Ekonomi Modeli Kongresi, 25-26 Mart 2006, Bakü,  Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesi.
- Üçüncü Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi, 30-31 Mart 2007, Almanya, Heildelberg.
- Dördüncü Uluslararası Sosyal Devlet-Milli Devlet Kongresi, 19-20 Nisan 2008, Bursa, Ovaakça Belediyesi Kongre Salonu.
- Beşinci Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi, 18 Ekim 2008, Bursa, Ovaakça Belediyesi Kongre Salonu.
- Altıncı Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi 08 Şubat 2009, Bursa, Ovaakça Belediyesi Kongre Salonu.
- Yedinci Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi,  24 Ocak 2010, Bursa, Ovaakça Belediyesi Kongre Salonu.
- Sekizinci Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi, 3 Kasım 2013, Kıbrıs, Lefkoşa.
- Dokuzuncu Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi, 25 Mart 2015, İstanbul, Grand Cevahir Kongre Merkezi.

2005 tarihlerinde İstanbul’da yapılan ve iki gün süren “I. Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi” ne dünyanın değişik 15 ülkesinden 50’yi aşkın bilim adamı katılmış ve tez dünya kamuoyuna takdim edilmiştir. Kongre, sonuç bildirgesinin okunmasıyla tamamlanmıştır. Kongreye katılan bilim adamları tarafından, ortak bir görüş olarak Eserin (Milli Ekonomi Modeli) mevcut hiçbir ekonomik görüşün alternatifi olmadığı, insana, paraya, kaynaklara, devlete, sosyal devlete, senyoraja, mikro ve makro analize, üretime, tüketime getirdiği orijinal yaklaşım ve çözümleriyle bir tez olduğu gerçeğini ortaya koyduğu ifade edilmiştir.

Asya ülkeleri eksenli ‘II. Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi’ 25–26 Mart 2006 tarihlerinde Azerbaycan-Bakü’de, Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesi’nin ev sahipliği ve organizasyonuyla gerçekleşmiştir. İki gün süren ve yedi oturumun yapıldığı kongreye 22 ülkeden 100’e yakın bilim adamı katılmıştır. Kongrenin son gününde kongreye katılan bütün bilim adamlarının imzalarıyla birçok ortak kararlar alınmış ve 12 maddelik sonuç bildirgesi yayınlanmıştır. Alınan kararların belki de en önemlisi ‘Uluslararası Bağımsız Ekonomi Modeli Birliği’ teşkilatının kurulması olmuştur. Genel başkanlığına Prof. Dr. Haydar Baş’ın getirildiği teşkilatın şubelerinin bütün dünya ülkelerinde kurulması (açılması) kararı alınmıştır. Birliğin Genel Başkan Yardımcılığı’na ise Rusya İlimler Akademisi’nden Prof. Dr. Vladimir Lisichkin getirilmiştir. Ayrıca oybirliğiyle Milli Ekonomi Modeli’nin Nobel Ödülü’ne aday gösterilmesi ve Uluslararası Bağımsız Ekonomi Modeli Birliğinin kurulması kararı alınmıştır. Uluslararası Bağımsız Ekonomi Modeli Birliği; az gelişmiş, gelişmekte olan ve gelişmiş olmasına rağmen tam istihdamı, sürekli büyümeyi ve gelir dağılımı arasındaki eşitliği (adaleti) sağlayamayan ülke ekonomilerine yol göstermek, öneri ve çözümlerde bulunmak gibi temel görevleri üstlenmiştir.

Avrupa Birliği eksenli ‘III. Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi, 30-31 Mart 2007 tarihlerinde Almanya’nın Heidelberg şehrinde, Bonn Üniversitesi, Viyana Teknik Üniversitesi, Viyana Üniversitesi Ekonomik Araştırmalar Grubu ve Uluslararası Bağımsız Ekonomi Birliği’nin ortaklaşa organizasyonuyla gerçekleştirilmiştir. Bakü’deki II. Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi’nde tezin matematik modellerini-formüllerini geliştirme görevini üstlenen meşhur Rus ekonomi matematikçileri Prof. Dr. Yuri Gavrilets ve Prof. Dr. V. Lebedev, tezin matematik açılımını ve bilgisayar simülasyonunu Almanya’daki III. Kongrede tebliğ olarak aktarmıştır. Özellikle Avrupa ülkelerinden katılan ilim adamları, Avrupa’nın içinde bulunduğu ekonomik çıkmazı ve ekonomik ve siyasi kurtuluşun, Milli Ekonomi Modeli’nde olduğunu anlatan ayrıntılı tebliğler sunmuşlardır.

Bursa’da 2008 yılında yapılan 4. Uluslararası “Sosyal Devlet Milli Devlet” Kongresinde dünyanın dört bir tarafından gelen bilim adamlarıyla Milli Ekonomi Modeli’nin sosyal devlet olarak nasıl uygulanacağı tartışılmış ve gelir dağılımındaki adaleti, tam istihdamı ve büyümeyi sağlayacak sosyal devletin nasıl gerçekleştirilebileceği ortaya konmuştur.

V. ve VI. Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongrelerine de, Bursa ev sahipliği yapmıştır. Bu kongrelerde global ekonomik krizin çözüm yolları tartışılmış, krizin yol açtığı fakirlik, işsizlik ve bunun sonuçlarından biri olan terör de incelenmiştir. Çözüm önerileri üretilmiş, dünya kamuoyu aydınlatılmıştır. 

VII. düzenlenen kongrede ‘Küresel Ekonomik Krizde Son Durum ve Milli Ekonomi Modelinden Çözümler’ başlığı altında yine Milli Ekonomi Modeli ve getirdiği çözümler tartışılmıştır. 27 Şubat 2013’te Rus Parlamentosu Duma’da, 2-3 Kasım 2013’te de Kıbrıs Lefkoşe’de yapılan Uluslararası toplantılarla tez tüm dünyaya ilan edilmiştir. Yapılan kongreler, Bonn Üniversitesi, Viyana Teknik Üniversitesi, Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesi, 1943 yılında kurulan Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği’nin ve Uluslararası Bağımsız Modeli Birliği Teşkilatının katkılarıyla düzenlenmiştir. Kongrelere katılan ilim adamlarının; kendi ülkelerinde devlet başkanı danışmanlığı, BM temsilciliği ve uluslararası kuruluşların başkanlığı gibi önemli mevkilerde bulunan, ilmi çevrelerde söz sahibi olan akademisyenlerden oluşması, kongrede sunulan tebliğlerin etkinliğini göstermesi bakımından önemlidir. Milli Ekonomi Modeli’nin dünyanın birçok ülkesinde devlet başkanları, hükümet ve parlamentoları nezdinde tanıtılması ve tartışılmasını sağlamışlardır. 

© 2025 BTP. Milli Ekonomi Modeli Tüm Hakları Saklıdır

WhatsApp